Beton Sizin Vatan Bizim

Beton Sizin Vatan Bizim

Devamını Oku »



Kitap Adı: Beton Sizin Vatan Bizim
Yazar Adı: Halil Yakut
Yayınevi: Boran Yayınevi
Basım Tarihi: 
Eylül 2025

 

Halkın Sesi Kütüphanesi İçin Tıklayınız

 

ÖNSÖZ

6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde iki büyük deprem oldu. Türkiye’nin beşte biri yı­kıldı. Tam 11 ilde yıkım oldu. 14 milyon insan bu depremlerden etkilendi. Ülkemizde 1,5 milyon kişi evsiz kaldı. Resmi rakamla­ra göre Türkiye’de en az 53.537 kişi öldü, 122 binden fazla kişi yaralandı. Ancak biz gerçek rakamların, açıklananın çok daha üzerinde olduğunu biliyoruz.

Halkımızın evleri başına yıkıldı. Halkımız enkaz altında kaldı. Dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum “AFAD dışın­da hiçbir koordinasyona izin vermeyeceğiz” dese de deprem­den sonra sağ kalanlar AFAD’ı göremedi. Günlerce aç, susuz, soğukta titreyerek sokakta kaldı.

GSM operatörleri kesildiği için depremzede halkın haber­leşme hakkı da elinden alınmış oldu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı kararıyla sosyal medyaya erişim engeli getirildiği için insanlar akrabalarıyla, arkadaşlarıyla haberleşemedi.

Halka mezar olan binaları inşa edip denetlemedikleri için, halkı beton-mezar binalarda yaşamaya mahkûm ettikleri için, deprem bölgesine günlerce yardımların ulaşması engellendiği için, iletişim hatları kesildiği için, sosyal medyaya erişim engeli getirildiği için halk enkaz altında can verdi.

Halk enkaz altında can çekişirken enkaz kaldırma çalışma­ları başlatıldı. Enkazlar kaldırılırken enkaz altında yaşam müca­delesi verenler de öldü. Cenazelerin vücut bütünlüğü bozuldu.

Halk; üzerinde adı bile yazmayan, numaralandırılmış tahtalar­la toplu mezarlara kepçelerle gömüldü. Cenaze hakkı, mezar hakkı yok sayıldı. Halkın kendi geleneklerine göre cenaze tö­renlerini yapması, mezarlarını kazması, sevdiklerinin mezarına bir avuç toprak atması engellendi.

Deprem bölgesinde halk aylarca su sorunu, beslenme so­runu yaşadı. Çadır, konteyner bulamadı. Tuvalet, banyo ihti­yaçlarını sağlıklı bir şekilde gideremedi. Hastane, okul, hiçbir şey bulamadı. Halk bu sorunları yaşarken “yağmacı” edebiyatı yapılarak işkence suçu meşrulaştırılmaya çalışıldı.

6 Şubat 2023 depremlerinde ve sonrasında halkın yaşam hakkı ihlâl edildi. Güvenli bir yerde yaşama hakkı ihlâl edildi. Barınma hakkı ihlâl edildi. Beslenme, giyinme gibi en temel hak­ları ihlâl edildi. Tedavi hakkı, haberleşme ve iletişim hakkı, eği­tim hakkı ihlâl edildi.

En fazla yıkım yaşanan şehir olan Antakya başta olmak üze­re birçok şehir yerle bir oldu, gerçek anlamda haritadan silindi. Mahalleler, sokaklar enkaza dönüştü. Halkın sevincini, üzüntü­sünü, acısını, öfkesini, inancını, umudunu yaşadığı memleketi yerle bir oldu. Sokaklardaki çocuk sesleri yerini acılı feryatlara bıraktı. Çocukların oyun oynadığı alanlar kana bulandı. Cadde­ler, sokaklar, koca koca şehirler ceset koktu.

Bütün bu yaşananları tarihe not düşmeye karar verdik. Tarih sınıflar mücadelesi tarihiydi. Tarihi yazan halklardı. Tam da bu yüzden halka gitmeye karar verdik. 6 Şubat 2023 depremle­rinden sonra devam eden süreci halkla birlikte yaşadık. Mik­rofonu halka uzattık; onlara depremi, devleti, dayanışmayı, sorunları, çözümü sorduk. 6 Şubat depremlerinde yıkımın en fazla yaşandığı il olan Hatay’da yıkıntıların arasında yürüyerek 21 kişiyle röportaj yaptık. Yaşadıkları koşulları gördük, tarihe not düştük. Dayanışmayı ve umudu gördük, tarihe not düştük.

Halkın bilgeliğini ve dayanışmasını gördük. Halkın birlik ol­duğunda, örgütlü olduğunda ne kadar büyük bir güç olduğu­nu gördük. Halk 230 milyon ton enkazın altından ayağa kalktı. Kendi dayanışmasını örgütledi, yaralarını sardı. Ortak yaşam kültürüyle, kolektif çalışmayla yeni bir hayatı kurabileceğini, yönetebileceğini kanıtladı.

Biz depremin altıncı ayında röportajlarımızı yaptık. Polis ta­rafından çalışmalarımıza el konuldu. Bunun üzerine depremin onuncu ayında tekrar röportajlarımızı yaptık. Bu sefer de çalış­malarımız sürdüğü sırada gözaltına alındık, tutuklandık. Kırşe­hir Kuyu Tipi (Yüksek Güvenlikli) Hapishanesinde 6 ay tutuklu kaldıktan ve 100 gün süresiz açlık grevi yaptıktan sonra tahliye oldum. Tahliye olduktan sonra tüm baskılara, gözaltılara, tu­tuklamalara, kuyu tipi hapishanelere rağmen çalışmalarımızı tamamladık.

Bugün 6 Şubat 2023 depremlerinin üzerinden tam 2,5 yıl geçti. Yaptığımız röportajları öğrenenler şu anda deprem böl­gesinin hangi durumda olduğunu soruyorlar. Şunu söyleme-liyiz ki depremin üzerinden bunca zaman geçmesine rağmen koşullar aynı durumda. Halkın yararına tek bir adım atılmadı­ğını rahatlıkla söyleyebiliriz. Barınma, beslenme, giyinme, aç­lık, yoksulluk, işsizlik, adaletsizlik… Sorunlar büyüyerek devam ediyor.

Halkın dayanışma ruhu, adalet mücadelesi, direnme kültü­rü de yaşamaya devam ediyor. Zorluklar karşısında pes etme­me, koşullara teslim olmama ve direnme kültürünün büyüye­ceğine inanıyoruz.

Sorulacak hesap, kurulacak yeni bir hayat var!

TEŞEKKÜR

En başından beri yanımızda olan Halkın Sağlıkçıları’na, Hal­kın Gücü Komiteleri’ne, Halkın Gücü TV’ye, Grup Yorum’a, Hal­kın Avukatları’na, Halkın Mühendis Mimarları’na, Avrupa’dan dayanışma gösteren halkımıza, enternasyonal dayanışma gös­teren Yunanlı dostlarımıza, Antakya’daki halkımıza teşekkür ederiz.




0 Reviews